Birliği Başkanı Fatma Şahin, “Çocukların Eğitim Süreçlerinin
Güvenliğine İlişkin Koruyucu ve Önleyici Hizmet ve Tedbirlerin Artırılmasına
Yönelik İş Birliği Protokolü” imzaladı. Bakan Yanık, “Çocuklarımızın eğitim
süreçlerinin güvenliğini sağlamak üzere onların her türlü suç ve zararlı
alışkanlıktan uzak tutulmasına ve korunmasına yönelik önemli bir iş birliğini
başlatıyoruz.” dedi.
Dikmen Polis Müzesi Konferans Salonu’nda düzenlenen protokol
imza töreninde konuşma yapan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 85
milyonluk Türkiye nüfusunun yaklaşık 24 milyonunun 18 yaş altında olduğuna
işaret etti. Bakan Yanık, “Çocuklarımız ve gençlerimiz Türkiye’nin geleceğini
üzerine kuracağımız bir hazine olarak karşımızda duruyor.” ifadelerini
kullandı.
“Tek ölçümüz çocuğun üstün yararı”
Bakan Yanık, şöyle devam etti:
“Çocuklar ve gençler ile ilgili hiçbir meseleyi herhangi bir
şekilde ihmal etme, hafife alma ve erteleme şansına sahip değiliz. Böyle bir
lüksümüz yok. Tarihe karşı böyle bir sorumluluğu taşıyoruz. Dolayısıyla konunun
tarafları olarak üç Bakanlık ve Belediyeler Birliğimiz, bütün kurum ve
kuruluşlarımızın bu işin bir tarafında paydaş olduğu tartışmasız.”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ana çalışma alanının
desteğe ve yardıma ihtiyacı duyan dezavantajlı kesimler olduğuna işaret eden
Bakan Yanık, “Farklı bir ifadeyle pozitif ayrımcılığa ihtiyaç duyan kesimler.
Bu grupların başında da çocuklarımız geliyor. Bizim çocuğa bakış açımız, 20
yıldır çocuklarla ilgili yaptığımız hizmetlerde çocukları insanlığın bize emaneti
olarak kabul ediyoruz. Tek bir ölçümüz var, çocuğun üstün yararını korumak.
Bütün çalışmalarımızda çocuğun üstün yararını gözeterek hizmet üretiyoruz.
Çalıştığımız her dezavantajlı grupta merkeze aldığımız aile odaklı hizmet
politikalarımızla, ailenin en kıymetli bireyleri olan çocuklarımıza sağlıklı,
huzurlu ve güvenli bir yaşam alanı sunmak için çalışıyoruz.Bu doğrultuda,
ihtiyaca göre kurumsal düzenlemelere gitmeye ve çocuklarımıza destek olmak için
birçok farklı hizmet modelleri geliştirmeye gayret ediyoruz. Gerek kamu gerekse
özel sektörle işbirliği halinde yürüttüğümüz projelerle çok sayıda çocuğumuzun
hayatına dokunduk, dokunmaya da devam ediyoruz.”
Bakanlığın sunduğu Sosyal veEkonomik Destek (SED) hizmeti
ile çocuklara fırsat eşitliği sunulmasının amaçlandığını dile getiren Bakan
Yanık, ayrıca kurum bakımına ihtiyaç duyan çocuklara yönelik hizmet modelleri
uygulandığını anlattı. Bunlardan birinin koruyucu aile hizmeti olduğunu
belirten Bakan Yanık, “Koruyucu aile hizmeti, Sayın Hanımefendi Emine Erdoğan’ın
himayesinde son yıllarda çok öne çıkmış, çok önemli bir eksiği tamamlamış bir
hizmet.Geçtiğimiz yıl 30 Haziran’ı Koruyucu Aile Günü ilan ettik. İnşallah
pandemi sonrasında koruyucu ailelik ile ilgili çalışmalarımıza hız vereceğiz.
Bizim milletimiz bir şeye inandığı zaman şefkat ırmağına dönüşüyor. Koruyucu
aile örneklerinde yüzde 60’ın üzerinde ailelerimizin kendi biyolojik çocukları
var. Çocuğu olmadığı için koruyucu aile olmuş değil. Her birisi koruyucu aile
oldukları çocuğu hayatın merkezine yerleştiriyor.” ifadelerini kullandı.
Bakan Yanık, çocukların yaşadıkları risk ve travmaların
rehabilitasyonuna yönelik ihtisaslaşmış kuruluşlarda psikososyal destek
programları uyguladıklarını vurguladı.
Ayrıca, çocukların erken yaşta okulla buluşmaları için ana
sınıfından başlayarak farklı destek programları yürütüldüğünü aktaran Bakan
Yanık, bu kapsamda 1 milyon çocuğa anaokulu/ana sınıfı desteği verileceğini,
bunu ülkenin geleceği açısından önemsediklerini dile getirdi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak değişen ve dönüşen
ihtiyaçları analiz ederek günümüz ihtiyaçları doğrultusunda hizmetleri sürekli
güncellediklerini vurgulayan Bakan Yanık, koruma ve bakım hizmetlerinin de bu
çerçevede dönüştürüldüğünü, koruma altındaki çocukların koğuş ve yurt yerine
artık çocuk evleri veya çocuk sitelerinde 5-6 kişi bir arada yaşadıklarını
anlattı.
“Tüm imkanları seferber ediyoruz”
Bugün imza atılacak protokole ilişkin bilgi veren Bakan
Yanık, şunları kaydetti:
“Çocuklarımızın geleceği adına bir araya geldiğimiz bu
toplantı öncesinde son derece detaylı ve titiz çalışmalar yapıldı.
Çocuklarımıza ulaşmak, onlara güvenli ve sağlıklı bir eğitim ortamı ve sosyal
çevre oluşturmak, onları hayata hazırlamak için devletimizin tüm imkanlarını
hep birlikte bütün kurum ve kuruluşlar, bakanlıklar, yerel yönetimler olarak
seferber ediyoruz.
Risk altında bulunan çocuklarımıza ulaşmak için
oluşturduğumuz mobil ekiplerimiz, sokak çalışmaları ve okul ziyaretleri yaparak
koruyucu ve önleyici hizmetler yürütüyorlar. Risk altında bulunduğu
değerlendirilen çocuklarla ilgili sosyal inceleme sonucuna göre,uygun sosyal
hizmet müdahaleleri oluşturuyoruz.”
“Mobil ekipler 36 bin çocuk ve 24 bin aile ile görüştü”
Bakan Yanık, ülke genelinde mobil ekiplerin 11 bin 391 okula
12 bin 35 ziyaret gerçekleştirdiğini, riskli olduğu değerlendirilen 36 bin 67
çocukla ve 24 bin 366 aile ile görüşüldüğünü bildirdi. Bakan Yanık, “Bugün de
burada çocuklarımızın eğitim süreçlerinin güvenliğini sağlamak üzere onların
her türlü suç ve zararlı alışkanlıktan uzak tutulmasına ve korunmasına yönelik
önemli bir işbirliğini başlatıyoruz.Bakanlıklarımız arası koordinasyonumuzu
pekiştirmek için hazırladığımız protokolü imzalayacağız.Bakanlığımız, İçişleri
Bakanlığımız, Millî Eğitim Bakanlığımız ve Türkiye Belediyeler Birliği arasında
imzalanan bu protokol ile koordinasyon ve işbirliğiiçinde koruyucu ve önleyici
tedbirleri birlikte alacağız. Eğitimlerle çocuklarımızın bedensel, zihinsel,
sosyal ve ahlaki yönden nitelikli bireyler olarak yetişmeleri için
çalışmalarımızı sürdürmüş olacağız.
Bizi muadillerimizden ayıran en önemli özelliklerimizden
birisi, birlikten kuvvet doğacağı inancına sıkı sıkı sarılmamızdır. Her
bakanlığın burada bulunan bakanlıklarımız ve bulunmayanlarda dahil olmak üzere
çocuklarla, gençlerle veya farklı toplum gruplarıyla alakalı bireysel
çalışmaları var. Kendi sorumluluk alanlarımızda yaptığımız çalışmalar var.
Kuşkusuz bunlar devam ediyor ama öbür taraftan beraber yapabileceğimiz, beraber
yaptığımızda etkisi ve sonuçları katbekat büyüyecek, ayrı ayrı yaptığımızdan
daha az emekle, daha az maliyetle daha çok sonuç üreteceğimiz bir meselede
hiçbir kurumsal taassuba kapılmadanbir araya geliyor birlikte hizmet ve sonuç
üretmeye çalışıyoruz. Bunun çok önemli kıymetli bir tavır olduğu kanaatindeyim.
Bu sadece devletin, milletin kaynaklarını doğru kullanmak değil ama aynı
zamanda bir örnek oluşturmak, bir kamu hizmeti mantığı üretmek açısından da son
derece kıymetli bir şey. Kurumsal taassupları bir tarafa bırakıp bizim bu
milletin bize emanet ettiğimaddi manevi bütün emanetlere, insan kaynağı ya da
değil her türlü emanete sonuna kadar sahip çıktığımız ve onun üzerinde
titizlendiğimizi göstermek bakımından da son derece önemli bir alt mesajı
olduğu kanaatindeyim.Bütün bakanlarımıza Bakanlığım adına teşekkür ediyorum.
Özellikle İçişleri Bakanlığımız ve Milli Eğitim Bakanlığımızla çok güzel
çalışmalar yaptık. İnşallah bundan sonraki süreçte de farklı başlıklarda sadece
çocuklar değil, kadına yönelik şiddetle mücadelede, bağımlılıkla mücadele ve
benzeri pek çok konuda ayrı ayrı çalışmalar yürütüyoruz.
Eğitim ve güvenlik, yabancı uyruklu çocuklara verilecek
eğitim ve hizmetler,
erken yaşta evlendirilmelerinin önlenmesi, okul
devamlılığının sağlanması,
koruyucu ve önleyici hizmetler,sosyal faaliyetler ve sportif
etkinlikler, kültürel programlar, bilinçlendirme ve farkındalık kazandırma
programları gibi
çeşitli başlıklardan oluşan bu protokolümüzünçocuklarımıza,
gençlerimize, toplumumuza, milletimize hayırlı hizmetlere vesile olmasını
temenni ediyoruz. Bunun için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Bakan Yanık, protokol kapsamındatüm illerde mobil ekiplerle
okul eşleşmeleri yapılacağını, okul rehberlik birimlerince bildirilen çocuklara
ilişkin mobil ekiplerin özel çalışmalar yürüteceğini vurguladı. Bakan Yanık,
“Hızlı ve yerinde çözümleri 81 ilimizde bildirilen tüm çocuklarımıza
ulaştıracağız.” dedi.
Yazarlar
Resim Galerisinden